Bayramlar ilahi armağanlardır, ikramıdır kadirşinas kullarına yüce Allah'ın. Bir olmak, birlik olmak, unutmak kırgınlıkları, gülümsemek hayata umut dolu bir kalple, onarmak yıkılan yanları, sarmaktır yaraları. Buruk, hüzünlü, acı da olsa öncesi bayramın, vesiledir bayram unutmaya, hafifletmeye tüm bu acıları. 

Gurbet en çok da bayramlarda içini acıtır, yalnızlık en çok da bayram gelince ağır gelir yüreğine insanın. 

Memleket en çok da bayramlarda daha bir güzeldir. Bu bayram gidecek memleketi, el öpecek büyükleri, harçlık verecek küçükleri, ziyaret edecek dostu kalmayanların sığınacak limanı, teselli bulacak kolları olmak gerekti bizlere. Ülke olarak hüzünlü bir bayram yaşadık 11 ile bayram buruk geldi bu yıl tabii onların acısını ta yüreğinde hisseden diğerlerine de. 

Anladık ki insanın öpecek bir el bulması, sarılacak bir canı olması bayrammış meğer. Nefes almak bayrammış, evine huzurla girebilmek, sevdikleriyle akşam çay keyfi yapabilmek bayrammış. Bir fincan kahveyi dostlarla yudumlamak bayrammış. Gidecek memleketin, kapısını çalacak evin varsa bayrammış o gün sana. Kaybetmeden anlamıyoruz maalesef nasıl da nimetler içinde bulunduğumuzu, sevdiklerimizin kıymetini onlar bizden gitmeden bilemiyoruz. Zaman onları bizden almadan biz onlara zaman ayırmalıymışız bilemedik ne yazık ki. İnsan kendine lutfedilen güzelliklerin körüymüş, bahşedilen nimetlerin nankörü. Sızlamayan, acı duymayan her organ bir şükür sebebi, bir bayram nedeni idrak edebilene, hele de yüreğiniz, vicdanınız müsterihse ne mutlu size, mübarek ola bayramınız! Bayram bir fırsat biz kullara ilahi dergâhtan sunulmuş, gönül yapmaya, dua almaya, kalpleri onarmaya, şükretmeye, teşekkür etmeye en çok da. Görmenin bayram olduğunu ışığınız kaybolduğunda anlarsınız, duymanın bayram olduğunu şikayet edip durduğunuz o ses artık yoksa hayatınızda bilirsiniz, gülmenin bayram olduğunu yüzünüze tebessüm konduran, bazen de kızdıran o nefes gitmişse anlarsınız Bayram tam da bu nedenle fırsattır işte, karanlığa bürünmeden dünyanız, o sesi duyuyorken kulaklarınız, o nefes hâlâ yanınızdayken bilin kıymetini diye.

Anlamlı bir hayat bayramdı bize, amaçlı bir hayat. Anlamak bayram, anlaşılmak bayram, hissetmek bayram, hissedilmek bayram, yola koyulmak bayram, menzile varmak bayram, sağlığınız yerindeyse şayet şeker bayram, tatlı bayram. Münzevi bir kalple yaradana yönelmek bayram, secdedeki alın bayram, oruçlu mide, iftar eden sofralar bayram. Yaşamak bayram, dostluk bayram, aile, komşu, akraba, bayram bize, evlat bayram, ana-baba bayram, memleket bayram, vatan bayram, kapı kapı dolaşıp şeker toplayan çocuk bayram, el öptüren büyükanneler, camiye giden dedeler bayram, sadaka bayram, fitre bayram, infak bayram… Cahit Zarifoğlu’nun da dediği gibi;

"Birkaç pirifaniden gönül,

birkaç çocuktan gülücük, 

birkaç fakirden dua almak" bayram bize. 

Bayram yüreklerimize gelir en çok da gönüllerimize, kaçmak için değil, sarmak sarmalamak içindir bayramlar, acıları, gözyaşlarını silmek içindir, aynı anda aynı inancı paylaşan tüm dünya insanlarının farklı coğrafyalarda olmasına rağmen, mesafelere rağmen birlik olmasıdır bayram. 

Bayram daha dünyadayken verilmiş bir ödüldür, nefis mücadelesini kazanmış her mümine ilahi makamdan. Alın aklığıdır, hak ediştir bayram, sevmektir, kucaklamaktır. Birlik olmaktır bayram, acıların dindiği, sevginin galip geldiği, yaraların sarıldığı, nefretlerin silindiği gündür bayram... Kardeşliğin yaşandığı, sevgilerin paylaşıldığı, belki durgun, belki yorgun, belki kırgın yine de umutlu, yine de muhabbet dolu nice bayramlara hep birlikte ermek duasıyla…

Mübarek ola bayram, o güne kavuşanlara!