‘Binlerce kilometrelik bir yolculuk bile tek bir adımla başlar.’ der Lao Tzu.

İlk adım çoğu zaman zihnimize, ruhumuza, bedenimize ağır gelir.

Gitmek ya da gelmek değişimin sırtına tutunan eylemlerdir ve bizleri konfor alanından çıkartır.

Bazen bir başlangıç heyecanı ile bazen bir bitiş hezeyanı ile yola koyuluruz.

Bazen de olduğumuz yerde asılı kalır ne kıyıdan uzaklaşmayı göze alabiliriz ne de kıyaya tekrar dönmeyi.

Elimizi uzatsak belki dokunabileceğimiz şeylerden koşar adım uzaklaşır olduk.

Uzakların sıcağı yakının uğultusundan tanıdıktı çünkü.

Bildiğimiz hayale tutunmak, bilmediğimiz gerçeklerle karşılaşmaktan daha kolaydı. Zor gelen her şeyden avaz avaz ve hızlı adımlarla kaçar olduk.

Tıpkı değişimden kaçtığımız gibi. Her değişim kendi içinde belirsizlik barındırır.

Bununla baş etmek ise sancılıdır.

Oysa tek bir adımla başlayan ve  meçhule giden yolculuk; büyük bir uyanışın, yeni bir dirilişin habercisidir.

Tıpkı şafak vaktinin sabaha eğilmesi, hüznün bir gülüşe yerini bırakması gibi.

Ahmed Amiş, ‘Olan olmuştur, olacak olan da olmuştur.’ diyerek zamanı bükmüştür.

Geçmiş ve şimdiyi geleceğe tahvil etmiştir.

Bugün attığımız adım yarının umududur.

Umut, korkunun panzehiridir.

Korku kendiliğimizi demir parmaklıklar arkasında tutsak ederken, umut bize gökyüzü vaat eder.

Umut yaşam için bir direniştir.
 

Yaşam derin anlamlar keşfedebileceğimiz bir yolculuktur.

Anlamını sorgulamadığımız, merak etmekten, keşfetmekten, öğrenmekten fersah fersah kaçtığımız bir yaşama talip olmak kadar ucuz bir şey var mıdır?

Hayattan beklediğimiz sadece uzun soluklu ve gür sesli bir yolculuk mudur?

Yoksa yolcuyla yolun hemhal olması mı?Hayat akışta olanların, yolda olma haline tutkun olanların, ne olursa olsun amacından sapmayanların, gerektiğinde kaybetmeyi göze alanların, gerçekten inananların, kazanmanın değil bu uğurda mücadele etmenin kıymetli olduğunu bilenlerin ve vazgeçmeyenlerin yanında olacaktır.

Tecrübe denilen şey yürünen yol değil o yol üzerinde yaşadıklarımız, fark ettiklerimiz ve ulaştığımız anlamdır.

Tarih denemekten korkanları yazmaz.

Yanıla yanıla kendi doğrunu bul.

Adım atmaktan korkma!

Biraz yüreğin varsa ayağının uğradığı mevsimleri yaşa.

Zihninin uğurlamak için çırpındığı, kalbinin direndiği hikâyelere uzan.

En ihtişamlı hikâye henüz yazılmadı.

En büyük adım ise henüz atılmadı.
Sen yeter ki iste!