Hep deriz ya her yaşın ve her mevsimin bir güzelliği var diye…

Elbette ki bütün mevsimlerin farklı özellikleri var. 
Tüm mevsimler zamanı gelince de illa ki yaşanacaktır.
Ve her mevsimi yaşamanın bizim için ayrı bir de önemi var…

Ömrü de ben tıpkı mevsimlere benzetirim.
İlkbahar insanın bebeklik ve çocukluk zamanıdır!
Yaz kanının en deli aktığı zamanları, uçarı halleridir.
Sonbahar gençliği ve orta yaşı, yavaş yavaş kışa hazırlık!

Ve kış, belki de hayatımızda olmasını hiç istemediğimiz bir mevsimdir!

Neden mi?

Çünkü elden, ayaktan düşüp, belimizin bükülüp, gözümüzün görmez olacağı, kulağımızın duymaz olacağı, takatimizin kalmayacağı ömrün son demi olduğu için…

Kış evet manzarası çok güzel…

Ayrıca kar dört bir yanın kirinden arınması demektir.
Hatta kar yağmadı hastalıklar çoğaldı vs. şeklinde bir söylenti de vardır.

Kar yağınca benim aklıma ilk gelen ve içimi sızlatan bir başka boyut var. Bunu paylaşmak istiyorum.
Komşusu açken tok yatan bizden değildir diyen bir Peygamberin ümmeti olarak.

Kışın kar yağdığı vakit evi barkı, işi gücü, ekmeği aşı, otu ocağı yakacağı olmayanlar gelir aklıma…
Hemen içim sızlar.

Bizler sıcacık evlerimizde çaylarımızı, kahvelerimizi yudumlayıp televizyon izlerken.

Sokaklarda, yukarıda saydıklarımdan mahrum yaşayan insanlar gelir aklıma.

Oturduğum yerde gözlerim doluverir, hemen ellerimi açar onlar için dua ederim.

Allah’ım darda olan, dünyevi nimetlerinden mahrum olan tüm insanlara merhametin ile muamele eyle! Onların çoluk çocuğunu kimseye muhtaç ettirme, el açtırma derim.

Maddi anlamda gücüm yok, karınca kararınca gerçek ihtiyaç sahiplerini görünce elimden geleni yapmaya çalışıyorum, keşke maddi gücüm olsa da hepsine yardım edebilsem, ama maalesef belirli ölçülerde bir şeyler yapmaya gayret ediyorum. Sizlerde eminim öylesinizdir.

Birde içimi parçalayan diğer bir konu ise sokak hayvanları…

Onlar için hava şartlarının değişimi ile birlikte daha zorlu bir hayat başladı.

Hepsine yetişmemiz imkânsız ama o ağızsız, dilsiz derdini anlatamayan dostlarımızı lütfen unutmayalım. Bir kap artan yemeğimiz ve bir tas su onların hayata tutunmaları için ihtiyacı olan şeyler. Duyarsız kalmayalım hiçbir canlıya. Merhamet çok önemli bir nimettir. Her kula nasip olmaz.

Şayet sizlerin de bahsettiğim konularda içiniz cız ediyorsa merhametinizi kaybetmeyin derim.
Büyük küçük demeden ihtiyaç sahiplerine yardımcı olalım.

Sokakta yaşayan minik dostlarımızı da unutmayalım olur mu?

Saygıyla…

Günü Sözü; 
"Siz yerdekilere merhamet edin ki göktekiler (Allah ve melekler) de size merhamet etsin. "
Hz. Muhammed(S.A.V)