GALİP İLHANER

GALİP İLHANER

HDP, ASALA'nın devamı mıdır?

A+A-

HDP mi kapatılacak, ASALA mı kapatılacak?

HDP hakkında Anayasa Mahkemesi’nde halihazırda bekleyen bir kapatılma davası var.

HDP adeta kapatılmak istercesine hareket ediyor.

Sözde Ermeni soykırımının yalan olduğunu bile bile bu oyuna MYK kararıyla alet oldu.

*

HDP ASALA'nın devamı mı mıdır?

Bir kere daha anladık ki; HDP gerçekten Ermeni (vatandaşlarımızı tenzih ediyoruz) terör örgütü ASLA’nın bir devamıymış.

24 Nisan 2021 tarihinde, HDP’nin resmi twitter hesabından atılan mesaj aynen bu şekilde:

“Ermeni Soykırımı utancıyla yüzleşin!

Merkez Yürütme Kurulumuzun açıklaması:

24 Nisan 1915 günü, İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin örgütü Teşkilat-ı Mahsusa tarafından 250 Ermeni aydın ve siyasetçi evlerinden alınarak zorla sürgüne gönderildi ve katledildi. Bu tarih, Ermeni Soykırımı’nın başladığı gün oldu. Ermeni halkı, binyıllardır yaşadığı anayurdundan sürülerek, büyük oranda katledildi. Anadolu Hristiyansızlaştırıldı. Soykırım neticesinde mülkiyet ve kültürel varlık kamu iradesiyle el değiştirdi.

Türkiye Ermeni Soykırımı ile 106 yıldır yüzleşmedi. Yüzleşilmeyen suç tekrarladı, yüzleşilmeyen suç, bugünlere taşındı. Büyük suç cezasız kaldı, ayrımcılık ve nefret suçları sıradanlaştı.

Ermeni Soykırımı her şeyden önce; insani, hukuki ve toplumsal bir mesele olarak bugün adil bir şekilde yüzleşilmesi ve kabul edilmesi gereken bir meseledir. Bu mesele hem iç siyasi hesaplaşmalara hem de dış siyasetteki politik muhasebe ve konumlanmalara kurban edilecek bir mesele değildir. Bu tarihsel, toplumsal ve insani meselenin, devletlerarası siyasette Türkiye ile yaşanan ilişkilerin ve politik konjonktürün bir sonucu olarak gündeme getirilmesi kabul edilemez. Ermeni Soykırımı bu topraklarda yaşandı ve adaleti bu topraklarda sağlanmalıdır.

Ermeni soykırımı, yüzyılın başında devlet içindeki karanlık odakların ve katliamcı çizginin halklara reva gördüğü bir siyasetin sembolü haline gelmiştir. Rum, Süryani, Keldani, Kürt, Alevi ve Êzidî halklarına reva görülen ve bugün de sürdürülen katliamcı siyasetin şifrelerini ve soykırım mekanizmasının mahiyetini göstermesi açısından oldukça önemlidir. Bu katliam ve kıyım mekanizmasıyla yüzleşmek, Türkiye’nin aydınlık geleceğinin, bir arada ortak yaşamın olmazsa olmazıdır.

106’ncı yıldönümünde bu toprakların kadim halkı olan Ermenilere karşı gerçekleştirilen soykırımı, yaşanmış olan büyük felaketi ve insanlık trajedisini yüreğimizde hissediyor, katledilenleri saygı ve rahmetle anıyoruz.

Halkların Demokratik Partisi
Merkez Yürütme Kurulu
24 Nisan 2021”

*

MYK açıklamasında; “Rum, Süryani, Keldani, Kürt, Alevi ve Êzidî halklarına reva görülen ve bugün de sürdürülen katliamcı siyasetin şifrelerini ve soykırım mekanizmasının mahiyetini göstermesi açısından oldukça önemlidir.”

Denilerek, Ermeniler dışında; Rum, Süryani, Keldani, Kürt, Alevi ve Êzidî halklarına da soykırım yapıldığını ilan etti.

HDP aslında bu mesajıyla kapatılmayı garantiledi.

PKK’nın 40 yıldır döktüğü kanın utancıyla yüzleşemeyen HDP,

PKK’nın 40 yıldır şehit ettiği beşikteki çocukların utancıyla yüzleşemeyen HDP,

PKK’nın 40 yıldır şehit ettiği; kadın, çocuk, öğretmen, doktor, işçi, asker, polis, Türk, Kürt, …binlerce insanın katledilmesiyle yüzleşemeyen HDP,

Evet aynı HDP, sözde Ermeni soykırımı ile Türkiye’yi yüzleşmeye çağırdı.

Kendi devletini, dünyadaki bütün Kürtlerin devleti olan Türkiye’yi, açıkça soykırım yapmakla suçladı.

Yaptığı soykırımla yüzleşmeye çağırdı Türkiye’yi.

ABD’den bile hatta Ermeni Diasporasından bile daha ileri gitti.

Üstelik Taşnak, Hınçak, …  gibi Ermeni çetelerin geçmişte (özellikle) Kürtleri soykırımdan geçirdiğini bile bile.

Akla, HDP ne yapmaya çalışıyor sorusunu getirdi.

Aslında ABD (Joe Biden)’nin sözde Ermeni soykırım kararı HDP için de bir fırsata dönüşebilirdi.

HDP stratejik hareket ederek, sözde Ermeni soykırımını reddedip, çok ciddi bir değişim başlatabilirdi.

Türkiye kamuoyunu arkasına alabilirdi.

HDP’ye alçılan kapatma davasını tersine çevirebilirdi.

Ama bunu yapmadı.

Bunun yerine;

HDP  kendi ülkesine ihanet etti.

Türkiyeleşme yerine ihaneti seçti.

Türkiyeleşme yerine PKKlaşmayı seçti.

Türkiyeleşme yerine Ermenileşmeyi seçti.

Türkiyeleşme yerine ASALAlaşmayı seçti.

Türkiyeleşme yerine Amerikanlaşmayı seçti.

ASALA'nın devamı olan HDP, kapatılmayı aslında kendisi mi istiyor?

***

Kürdistan İşçi Partisi (PKK), Türkistan İşçi Partisi (TİP)’ne katılıyor

Erkan Baş

Barış Atay

Ahmet Şık

Aralıklarla  Türkiye İşçi partisine katıldılar.

Türkiye’yi bölmekten, parçalamaktan asla vazgeçmeyen HDP’den milletvekili seçildiler.

Sonra da rolleri gereği TİP’e katıldılar.

PKK yıllardır kendi adıyla seçimlere girmek istiyordu.

Bunu gerçekleştirmek imkansızdı.

Ama bu imkansız olmaktan çıktı.

Ha Kürdistan İşçi Partisi

Ha Türkistan İşçi Partisi

İkisi de bölücü partiler.

Biri Kürdistan’ı Komünist yapmak için çalışıyor,

Diğeri Türkistan’ı Komünist yapmak için.

Büyük ihtimalle HDP kapatılma sonrası TİP’e geçecek.

TİP de adını PKK olacak şekilde değiştirerek seçimlere girecek.

Bu talimat direk PKK’dan gelen bir talimat olarak görünüyor.

HDP kapatılma sonrası ya da kapatılmadan da TİP’e geçerek, PKK adını alıp seçimlere girebilecek mi?

Bunu zamanla göreceğiz.

***

PKK’lı Selahattin Demirtaş devreye girebilir.

PKK'lı Selahattin Demirtaş,

sözde Ermeni soykırımını kabul eden HDP (PKK)'yi zor durumdan kurtarmak,

özellikle de ittifak ortakları CHP, İYİ Parti, ... gibi partilere şirin görünmek için,

sözde Ermeni soykırımı hakkında yuvarlak cümleler kurabilir

 

Zira;

PKK'lı Selahattin Demirtaş ile kahvaltı yapmaktan vazgeçmeyen Meral Akşener

PKK'lı Selahattin Demirtaş'ın çizgisini beğenen Ekrem İmamoğlu

PKK'lı Selahattin Demirtaş suçsuzdur diyenler

hepsi zor durumda.

Onları zor durumdan kurtarmak, onları kandırmak için devreye girecektir

***

HDP (PKK) ile ittifak yapan herkes Kürtlere zarar veriyor.

HDP (PKK) ile seçim ittifakı yapan herkes (CHP, İYİ Parti, …) aslında en fazla Kürtlere zarar veriyor.

PKK’nın marjinalleşmesini geciktirerek, PKK’nın ömrünü uzatıyor.

Hem Türkiye’ye hem Kürtlere çok büyük zarar veriyor.

***

Pandemi-Demokrasi ya da Korona-Demokrasi

PanDemokrasi ya da Korona Demokrasi

Pandemi Demokrasi (Tek Dünya Devleti Vatandaşları) Sistemi oluşuyor.

Pandemi ile birlikte yeni bir sosyoloji de oluştu.

İnsanlar zorunlu (sağlık) olarak bazı kurallara uyarak, PandemiVatandaş, KoronaVatandaş oldular adeta.

Pandeminin, pandemi sürecinin demokrasiye de katkısı oldu mu?

Bunu zamanla göreceğiz.

Çünkü; pandemi herkesin bütün toplum yararına uyulması gereken zorunlu  kuralların olduğuna önemli bir etkide bulundu.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.