Altılı Masa kayış attı!
Sadece ve sadece Tayip Erdoğan karşıtlığı üzerine bir araya gelen altı kafanın bir kafa etmeyeceğini bilmek için kahin olmaya gerek yoktur.
Bir köyü altı muhtar mı idare eder?
Masanın sakızla yapıştırılan bir ayağı kopunca beşi kaldı.
Beşi bir arada, beşibirli!
Bir ayak daha kopar mı bilemem de, Meral Akşener’ın Karaman’ın koyunu hesabına yapmış olduğu anı çıkışın nedenini, “noter masası değiliz” şeklindeki açıklaması manidardır. Eh o zaman soralım.
Madem noter değildin neden bindin kayığıma?!
Baştan beri hep söyledik, Kılıçdaroğlu döner dolaşır, ayak oyunları sayesinde kendini öne çıkaramazsa kaşıntısı tutar.
Onun her işi maça kızı iledir, oyunla geldi oyunla gidecek.
…
Uzun zamandan beri bir türlü açıklayamadıkları cumhurbaşkanı adayının altında elbette ki bir bit yeniği vardı.
Zaten bekliyorduk, kim kime kazık atacak.
Antik Yunan’dan ithal edilen Kemalist siyaset, bir bakıma kazık atma oyunudur.
İş koltuğa sarmaladı mı it anasını bile tanımaz.
Altına eder üstüne eder bulaştırır…
…
Kamu oyu yoklamaları dediler…
Her gün, Millet İttifakı’nın dört nala şaha kalktığını yazıp çizmeleri adeta cambaz oyunu, amma sonu fos çıktı.
Demek ki her birisi ittihatçı ayağından yan basıyor.
İttihatçılar da kendi aralarında (Almancı İngilizci gibi) birkaç takıma bölünmüşlerdi, fakat yine de tek hedefe ateş ediyorlardı.
Abdülhamit gitsin de sonu ne olursa olsun.
Şimdi de masanın ayakları kopsa da kafalar Tayip Erdoğan düşmanlığında ülkeye parmak sallıyor. Erdoğan gitsin de Türkiye ne olursa olsun.
Bul karayı al parayı...
…
Yine de Akşener, masayı devirmekle yeni bir vizyon yakalama peşinde olduğu izlenimini vermek istese de ya tutarsa!
Ankara milletvekili Ayhan Altıntaş gibi gece sabaha karşı çark etmezse iyi. Verimli siyaset kendi yolunda kendi aklı ile gidendir.
Zikzak yapan zikzak kalır.
…
Üçüncü banttan yayın yapan Mansur ile İmamoğlu’nun çıkışları Akşener’i hayal kırıklığına uğratmış olsa da, ahde vefa hesabından değişik bir gündemin başlığı sayılabilir. En azından başkaları gibi, başbakan ol, bakan ol, sonra dön en büyük hasım kesil yapmadılar. Ama ithal siyasetin yarını gene de pek belli olmaz.
…
Hele de İmamoğlu iki derede bir arada kaldı.
Daha yeni, ceza alınca Akşener ile kuzu sarması bir birleriyle kucaklaşıp ana evlat olmuşlardı. Kılıçdaroğlu da babası! Ama görülen o dur ki boşanma hak vaki olunca babasından yana tavrını koyması bir jest.
Aferin kime çekti acaba!
Ama şimdilik hava şartları böyle…
Yarın için meteoroloji ne der bilinmez.
…
Adını C H P koymuşlar…
Eskilerin argo lisanı ile cehennem partisi!
Kurulduğundan bu güne kadar insanı insana vuruşturmaktan, idam sehpaları kurmaktan, darbeler yaptırmaktan, İslam aleyhtarlığı duruşu sergilemekten başka geçmişlerinin hayrına bu ülkeye çakmış olduğu tek bir çivisi yoktur.
Üstelik haaa!
Çivi çakanları, dindarları hiç sevmez.
O bakımdan, her girdiği seçimi kayıpla kapatan Kılıçdaroğlu’nun sofra dediğine bakmayın. Bu ülkede besmele ile kurulmayan her sofra sofra değildir.
Biliyoruz ki kurtlar sofrası da vardır.
…
İşte altılı masanın ayaklarından birisi kayış atınca topallamaya başladı.
Yıkılmak üzere.
Yıkılır da, gider CHP gelir öbürü.
Bir yüz sene CHP’den bu millet çekti yüz sene de ondan çeker.
Yazalım bir kenara…
Seçimlerin sonucu açıklanır açıklanmaz Abbas yolcu.
İşte o zaman ya Mansur veya İmamoğlu…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.